Kent ve Başkan

Serbest Piyasa çevreciliği..

Serbest Piyasa çevreciliği..
457 views
20 Ocak 2023 - 16:31

 

Çevre sorunlarının kaynakları üzerine temelde iki yaklaşımın olduğu söylenebilir.

Bu yaklaşımlardan birisi, Marksist yaklaşımdır. Bu yaklaşıma göre, çevre ile ilgili problemlerin sorumlusu liberal kapitalist sistemdir. Çünkü bu sistemin kardan başka gözeteceği bir şey yoktur. Kapitalist girişimci karını maksimize ederken, doğal kaynakları sömürmektedir.

Marksist görüşe göre, kelimenin geniş anlamıyla, bu kaynaklar devlet kontrolü altında tutulmalıdır. Diğer görüş ise, ‘serbest piyasa çevreciliği’ olarak adlandırabileceğimiz görüştür. Buna göre sorunun çözümü ancak özel mülkiyette ve serbest piyasadadır.

Liberal yaklaşıma göre, doğal kaynakları kamu imtiyazıyla korumak mümkün değildir. Çünkü, bir malın sahipsiz olması demek,  davetsiz misafirlere açık olması demektir.

Her iki yaklaşım da varlıklarını Batı düşünce geleneğine borçludurlar..

Maddi dünyanın bir makine olarak görülmesi ve maddede hiçbir amaç,hayat yada ruhsallık olmadığı şeklindeki görüş ,sosyal bilimlerde ki yansımalarda göz önüne alındığın da,doğanın işletilmesi ve sömürülmesi için bilimsel bir gerekçe temin etmiştir.

Locke,insan doğası teorisini oluştururken doğa yasalarının fizik evreni yöneten yasalara hapis olduğundan yola çıkmıştır..Bunun için hükumetin görevi insanlara yasaları zorlamak değil;devlet var olmadan önce var olan doğa yasalarını keşfedip uygulamaktı.

Locke’a göre;bu doğa yasaları,mülkiyet hakkını olduğu kadar bütün bireylerin özgürlükte eşitliğin içerir.

Locke’un fikirleri Aydınlanmanın değer sistemine temel oluşturmuş ve modern ekonomik ve siyasal düşünce üzerinde güçlü bir etki yapmıştır.

Bireycilik,mülkiyet hakkı,serbest Pazar gibi kavramlaştırmalar,bu düşüncenin ürünleridir(Capra,1992).

Bence bireyin kendi tasarrufu altında olan şeyler için her zaman doğru karar vereceğini veya kendi zararına asla çalışmayacağını varsaymak,  bireyin  akıl dışı davranabilme olasılığını küçümsemektir.

Mesela ,kişinin kendi bahçesindeki verimliliği  düşük;ancak,yürüttüğü tarımsal faaliyetin devamı içine ekolojik değeri yüksek olan ağaçları odun yapmak için kesmesi pekala olasıdır.

Bu durumda piyasa tarafından cezalandırılıp cezalandırılmayacak olması  pek umurunda olmayabilir.Öte yandan bir ağacın yetişmesi için uzun bir zamanın gerektiği ve ağacın havayı temizlemek,yağış rejimini düzenlemek gibi etkileri göz önüne alınırsa, Dünya açıdan uğranılan yaşamsal kayıp nasıl telafi edilecektir?

 Kesilenin yerine yenisini dikmesi için piyasa mekanizmasının teşviki yeterli olabilecek midir? –Sanmıyorum….

 Tarladan Çatala Sorunların Bir Göstergesi

Gıda enflasyonu Türkiye’nin son yıllarda karşılaştığı en çetin ekonomik sorunlardan bir tanesi.

Korona virüs salgını ve iklim değişikliği gibi problemlerin neden olduğu arz-talep uyuşmazlıkları gıda enflasyonunu bir kez daha gündeme getirdi.

Son yaşananlar bunun sadece Türkiye’nin değil bütün dünyanın problemi olduğunu gösterdi. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) tarafından açıklanan Küresel Gıda Fiyat Endeksi geçtiğimiz aylarda son altı yılın zirvesini gördü

Gıda enflasyonunun tek başına para politikası araçlarıyla düşürülemeyeceği iktisatçıların üzerinde mutabık kaldıkları bir gerçek. Özellikle dar gelirli vatandaşlarımızı etkileyen bu problemi kalıcı olarak çözebilmek için yapısal politikalara ihtiyacımız var.

Bunu da başka bir yazımda paylaşmak isterim..

 

 

 

 

 

 

 

  • Essay on the Law of Nature’ (Tabiat Kanunu Üzerine Denemeler)
  • ‘An Essay Concerning Human Understanding’ (İnsanın Anlama Yetisi Üzerine Bir Deneme)

 

Hava durumu
-
-
-
Nem Oranı: -
Basınç: -
Rüzgar Hızı: -
Rüzgar Yönü: -
PİYASALARDA SON DURUM
  • DOLAR
    -
    -
    -
  • EURO
    -
    -
    -
  • ALTIN
    -
    -
    -
  • BIST 100
    -
    -
    -
Hava durumu
İMSAK-
GÜNEŞ-
ÖĞLE-
İKİNDİ-
AKŞAM-
YATSI-

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.